Değerli dernek üyesi iş adamlarımıza faydasının olacağını ümit ettiğimiz bilgilendirme yazılarımızın ilki;
"Değer Katan İnsan Kaynakları Yönetimi"
Hem rekabetin, hem de maliyetlerin arttığı bir ortamda her sektörün kendi dinamikleri, öncelikleri ve zorlukları var. Müşteriler artık daha talepkar ve çalışanların bağlılığı artık daha düşük seviyelerde. Dün işe aldığımız ve eğittiğimiz çalışanlar, yarın fikirlerini değiştirip başka şirketlerde hatta başka sektörlerde şanslarını denemek üzere şirketlerimizden ayrılabiliyorlar.
Peki zar zor bulduğumuz ve eğitmek için zaman harcadığımız kalifiye çalışanları şirketimize çekmek ve elde tutmak için yapabileceklerimiz neler? İnsan kaynakları süreçlerimizi geliştirerek bu süreci şirketlerimiz için daha az maliyetli hale getirmek mümkün mü? Gelin yöntemleri ve olasılıkları birlikte değerlendirelim.
Şirketimiz için ihtiyacımız olan çalışanlara nasıl ulaşacağız?
Çalışanları şirketimizde çalışmak üzere seçip, ondan sonra onları şirketimizin değerlerine ve iş yapış şekline uydurmaya çalışmak çok emek yoğun bir iş. Bu nedenle şirketimizde çalışmak üzere nasıl insanlar aradığımızı tarif etmekle başlıyoruz ki tarifimize uyan kişileri bulalım. Sorumlulukları yerine getirmek için neleri iyi bilmeli, neleri iyi yapabilmeli? Nasıl davransın, nasıl iletişim kursun? Hangi değerlere sahip olması bizim şirketimiz için kritik? Bu ve benzer soruların cevaplarını bulmalıyız ki, hem bizim için hem de aday için şirketinizdeki hayat net olsun.
Burada unutmamamız gereken bir nokta var. İşe alım süreciniz net olsun. Özellikle yeni nesil genç arkadaşlarla çalıştığımızda öğrendiğimiz şey; sadece bizim onları seçtiğimiz değil, onların da bizi seçtiğini hep hatırlamalıyız. Bu nedenle sizin şirketinizin sundukları – örneğin saygınlık ve güven, ya da kendini sürekli geliştireceği bir iş, ya da kariyerini geliştirebileceği fırsatlar, yöneticilerinizin onlara sunduğu destek gibi şirketinizi tanımlayan, sizi siz yapan özelliklerin net olması gerekir. Bu özelliklerinizin şirketinizin web sitesinde, iş görüşmesinde açıklıkla adaylarla paylaşılması sizi rakiplerinizden bir adım öne taşır.
Çalışanları nasıl elde tutacağız?
İnsanlara emekli olduklarında ne yapmak istediklerini sorduğumuzda genelde aldığımız bir yaygın cevap vardır: bir bahçem olsun, meyve-sebze yetiştireyim! Bu bir tesadüf değildir. Hepimiz hem özel hayatlarımızda hem de iş hayatlarımızda temelde iki şey istiyoruz: 1) Katkı sağlamak, yaratmak 2) Gelişmek, geliştirmek. Bu nedenle şirketimizde çalışanlara bu konularda ne kadar fazla alan verirsek, onların bizimle kalması o kadar uzun sürüyor. Peki bunu nasıl yapabiliriz? Bir kaç ipucu paylaşalım:
· Net, anlaşılır ve keyifli bir oryantasyon süreciniz olsun. İlk izlenim her zaman çok önemlidir. İşe aldığınız çalışanlar sizi seçtiğine ilk günden mutlu olsunlar.
· Şirketinizin hedeflerini ve stratejilerinizi çalışanlarınızla birlikte bir toplantı ile tasarlayın. Onlar da söz sahibi olsun, katkı sağladıklarını görsünler.
· Çalışanlarınızın yaptıkları iş ile ilgili sürekli geribildirim vereceğiniz performans sistemleriniz olsun. Neyi iyi yaptıklarını görsünler, daha çok cesaret bulup daha iyilerini yapmaya çalışırlar.
· Hata ya da eksik bir şey yaptıklarında bunu düzeltebilmeleri için başvurdukları eğitimler yaratın. Başta yöneticilerinizin çalışanların gelişimi için sorumluluk almalarını sağlayın.
· Yılda bir kere tüm çalışanlarınızla bir araya gelin. Sadece eğlenmek için değil, aynı zamanda geçen seneyi değerlendirin, başarılarınızı kutlayın. Ters giden işleri konuşup birlikte çözüm arayın.
Eğitim ve gelişimde sürekliliği nasıl sağlayacağız?
9 saniye. Nedir 9 saniye? 21. Yüzyılda yetişkin bir insanın dikkat seviyesi. Böyle bir dönemde sadece bir öğretmenin anlattığı ve bir çok kişinin dinlediği sınıf eğitimleri yapmamız mümkün değil. Bu hem çok maliyetli hem de yetişkin eğitiminde etkisi beklediğimiz kadar büyük değil. Şirketinizde öyle bir eğitim süreci kurun ki;
1. İnsanlar birbirlerinden öğrensinler. Buna işbirlikli öğrenme diyoruz. İşi iyi yapanlar, eskiden beri şirkette olan bilgi deposu çalışanların bildiklerini paylaşabileceği ortamlar olsun. (örneğin iç eğitmen seçin, içerideki bilgiyi tüm çalışanlara yayın)
2. Teknolojiyi kullanın. Hazırlayacağınız kısa videolarla bir çok mesajı, bilgiyi tüm çalışanlarınıza yayabilirsiniz.
3. Çalışanlarınıza sorun. Onların işlerini daha iyi yapabilmeleri için bilgi, beceri ve deneyim ihtiyaçlarını sizinle düzenli paylaşabilecekleri sistemleriniz olsun. İyi fikirleri, yaratıcı çözümleri ödüllendirin.
Mine Yücesoy
mine@bizimikisleri.com
